Angkor Wat'ı keşfe hazır mısınız?

Dünya’nın 7. Harikası Angkor Wat

Tapınakların şehri, Siem Reap, Güneydoğu Asya’nın hayranlık uyandıran, günümüze kadar varlığını sürdürmüş büyük bir mimari başarı olan Angkor Wat’a ev sahipliği yapmaktadır.

Angkor Wat’a ayak bastınız, her anından faydalanın…her noktasını keşfedin, ya Angkor Wat’ta güneşin doğuşunu izleyeceksiniz, ya güneşin batışını ya da devasa Angkor Wat’ın içinde kaybolacaksınız, hatta yan yolda maymunlar tarafından kovalanacaksınız hahaha, şaka şaka, yani kısmen haha bu da yazacağım başka bir hikaye… Ben hepsini yapmasaydım içim rahat etmezdi.

Şimdi sizi Angkor Wat’ın içine götürüyorum, daha fazla fotoğraf şöleni ve motivasyon için bizi Instagram hesabımızdan takibe almayı unutmayın. Fotoğrafların amacı sizi oturduğunuz kanependen kaldırıp, para biriktirip, plan yapıp, buraya getirmek çünkü…

Bir yeri başkalarından bin kez dinlemek yerine kendi gözlerinizle görmek çok daha iyidir..

Gün doğumunu izleyip bu gizemli yapıyı keşfetmek için içeri doğru ilerliyoruz…Angkor Wat’a yaklaştıkça yavaş yavaş tarihin tozlu sayfalarına da dalıyor olacağız…

Gün doğumu ardından yavaş yavaş Angkor Wat’a insan akını başlıyor.

Angkor’un tapınakları Khmer Uygarlığı tarafından 12 .yüzyılın başında inşa edilmiştir.

Bugün gördüğüm 100’den fazla taş tapınak büyük bir krallıktan kalanlardır.

Khmer kralları buradan Vietnam’dan Çin’e kadar geniş bir alana hükmetmişlerdir.

Angkor Wat’ı keşfe hazırmısınız?

Unesco tarafından koruma altına alınan kalıntıları keşfe çıkmaya bayılıyorum, dahası size de görsel şölen sunup sizi de buralara gelmeye ön ayak olmanın keyfi bambaşka…Şu an resmen Güneydoğu Asya’nın en önemli arkeolojik alanlarından birinde merdivenleri tırmanıyoruz…

Biraz soluklanıp arkaya baktığımızda büyük bir kalabalığın atağa geçtiğini görüyorum, valla iyi ki sabahın köründe buraya gelmişim…

Merdivenleri tırmanınca sağlı sollu koridorları daha net görebildim…Ben sağa doğru ilerliyorum…

Peki Angkor Wat neden böyle devasa boyutlarda inşa edilmişti, neyi temsil ediyordu?

Angkor Wat, Khmer kralı II. Suryavaram tarafından, Hint tanrısı Vishnu’nun şerefine yaptırılmıştır ve Hint Evren Biliminin temsili olarak kabul edilmiştir.

Angkor Wat, dünya ve yıldızlar arasında bir denge kurmak için cennetin bir aynası olarak kabul edilmiştir.

Merkezi kulenin Meru Dağı’nı ve çevresindeki küçük kulelerin de dağın çevresindeki küçük zirveleri temsil etmektedir. Bununla da kalmayıp düz alanların kıtaları ve hendeklerin de okyanusları temsil ettiğine inanılmıştır.

Seyahat bloggerı olarak resim çekmek benim için tutkunun ötesindedir, sırt çantalı gezilerimde 1235464865 tane fotoğraf çekebiliyorum…o yüzden sırt çantamda kıyafetten daha çok kablo ve fotoğraf ekipmanları olmaktadır. Burada selfie-çubuğu devrede haha

Bu eski taşlarda yürüken, merdivenlerden tırmanırken düşünüyorum…bir süreliğine oturup gözleri kapatıp hayal etmeye çalışıyorum nasıl olurdu bu zamanlarda yaşamak…kim bilir kaç aşık, kaç fikir, ne kadar gözyaşı, mutluluk, buluşlar bu eski yollardan geçmiştir…

Buradaki merdivenler çok dik aman tırmanırken düşmeyin…

ama yukarı çıktığınızda buna değecek…

Manzarayı seyredalmak, turistlerin hareketlerini izlemek, kuşları dinleyip havadaki titreşimleri hissetmek bu mekanla ilgili size çok bilgi verecek…Burda bambaşka bir enerji var…Angkor Wat’ı ve diğer Angkor tapınaklarını keşfederken acele etmeyin…Ben bir haftalık bilet aldım ve gerek tuk tukla, gerek bisikletle hem tapınak yollarının hem de kendi hızımla tapınakları keşfetmenin tadını çıkardım.

Keşfe dalarken kendimi hiç olmadığım kadar canlı hissediyorum…Yeni yerler görmenin, yeni şeyler öğrenmenin, sınırlarınızı aşmanın mutluluğu ile aslında seyahat en büyük kişisel yatırımlardan birine dönüşüyor…Çok garip bir şekilde o kadar güzel ki, aynı anda hem kendinizle hem de keşfettiğiniz mekanla derinden bir bağ kurmak…Aşağıda Angkor Wat’ta kütüphane olarak yapılmış yapının içinde yine gözlemdeyken…

Angkor Wat’ın aynı zamanda “Ormanda kaybolmuş şehir”, “Tapınakların başkenti” ya da “Tanrıların gizemli şehri” dendiğini biliyor muydunuz?

Angkor Wat 1432 tarafından terkedilmiştir.

Meraklı Budistler bu gizemli yerle ilgili eski zamanlarda tanrılar tarafından inşa edildiği ile ilgili hikayeler yaymaya başlamışlardır.

Bu söylentiler yüzyıllar boyunca dilden dile dolaşıp sonunda efsaneye dönüşmüştür. Asya’nın uzak köşelerinden bu gizemli şehri bulup haç yapmak isteyen insanların sayısı gitgide artmıştır.

Angkor Wat devasa, o kadar büyük ki ne kadar dolaşırsanız dolaşın sanki hep bir kısmını bilmeden dolaşmadım mı hissi olacak…O yüzden bir gün yerine birkaç güne sığdırıp güneşin bu gizemli yapı üzerindeki ışıkları ile yarattığı atmosferi görmeniz mühim

Fransız kaşif, Henri Mouhot, bu efsaneleri ciddiye alıp gerçekte Angkor Wat’ın neye benzediğini görmek için 1860 keşfe çıkmıştır.

1908 yılından itibaren bu gizemli tapınak ve şehrin geri kalanı büyük bir finansal yatırım alarak günümüze kadar devam eden restorasyon çalışmalarına başlanmıştır.

Bazı arkeologlar bu tapınakları kralların mezarı olarak görse de aslında bu yapılar hem tanrılara hem de dünya yaşamına hizmet etmesi için inşa edilmiştir.

Kendimi o zamanlarda yaşanmış zorluklarnını, taht kavgalarınının, tehditlerin ve savaşların kazınmış olduğu bir koridorda buldum. Yürüdükçe Dünya’nın 7. Harikası’nın hikayerinde geziniyordum….

Peki Angkor Wat nasıl inşa edilmiştir?

Tariflere ve günümüze kadar gelen hikayelere göre, Angkor Wat’ın inşaasında 300,000 çalışan ve 6000 fil yer almıştır.

Lojistik konusuna gelince Angkor Wat’ta kullanılmak üzere bütün o kum taşlarını o zaman kutsal sayılan Phnom Kulen dağından aşağı indirip, Siem Reap Nehri’nde sandallarla taşıyıp şu anki konumlarına getirmek ve taşları işlemedeki detay ve ustalık göz önüne alınınca akıl uçuklatacak boyutta bir çabadan bahsediyoruz.

Hikayelerin diğer tarafında, bu manzara sizi karşılıyor…

Angkor, Angkor Wat ile aynı değildir. Angkor büyük bir alana yayılan bütün şehri temsil ederken, Angkor Wat şehirdeki en büyük tapınaktır.

Tekrar tırmanışa geçiyoruz…

Olaylara ve manzaralara farklı açılardan bakmayı seviyorum haha, burada çitlerden atlayıp aşağıdaki manzaraya yakından bakıyoruz, bazen farklı yollar deneyip kısa bir süre de olsa güvenlik görevlisi gelene kadar

Gördüğüm manzaranın tadına da doyum olmuyor.

Siem Reap’ın 5,5km kuzeyinde bulunup 200 hektarlık bir alana yayılan Angkor Wat, dünyanın en büyük dini yapısı olarak Guiness Rekorlar Kitabı’na geçmiştir.

Burası da Angkor Wat’ın başka bir girişi…Aşağıda sessiz sakin olan yolu görünce daha sonra orayı gitmeyi de aklıma koydum, bir daha olsa yapar mıyım “asla” dedirten cinsten hikayesini de başka bir yazıda paylaşacağım.

Angkor Wat’ın merkez kulesi üçüncü kademeden itibaren 31metre yüksekliğe, yerdense 55m yüksekliğe sahiptir.

Ne kadar küçücük gözüküyorum.

Vishnu Heykel

Sıra heykellere gelince en bilineni Güney kulesinin altındaki, 3.25 metre uzunluğundaki yerel adı ile Ta Reach olarak da bilinen Vishnu heykelidir. Vishnu, Hindistan’ın Vaihnavite geleneklerine göre “dedelerin ve ruhların kralı”, en üst tanrı olarak geçmektedir.

Angkor Wat budist tapınağına dönüştürülünce, Vishnu’nun kafası Buda heykeli kafası ile değiştirilmiştir. 8 kollu Vishnu heykeline evlenmeye hazırlanan genç çiftler ve haç amacı ile gelenler iyi şansları için meyve, çiçek gibi çeşitli ikramlar sunarlar.

Angkor Wat’ta yer alan detaylı ve zengin sanat eserlerine diğer buda heykelleri de eşlik etmektedir.

Angkor Wat’taki ince iş

İşte taştan oyma inanılmaz süslerden örnekler…

Angkor Wat, duvarlarına oyulmuş cennetten geldiğine inanılan peri figürleri ile süslüdür. Bu perilerin 37 tane farklı saç modeli olduğunu biliyor muydunuz? Ben keşfederken 30 tane sayabildim haha.

Geçen giden saatlerin ardından güneşin tapınağın içine dolan pembemsi ışıkları ile herkesi gün batımına tanık olması için yerlerini almaları gerektiğini söylüyor.

Angkor Wat’taki gün doğumunu izledik, gizemli koridorlarda, kulelerde kaybolduk ve bu süre içinde Angkor Wat’ta karşılaştığım yüzler ve gün batımı için ayrı birer yazı yazıyor olacağım.

Fotoağraflara doymadık, daha fazlasını istiyoruz diyenlere gelsin instagram hesabım: www.instagram.com/whiletravelling

Yorumlarınızı, tecrübelerinizi siz de bizimle burada paylaşıp bizimle iletişime geçin, sizden haber almak beni mutlu eder.

Bir sonraki makalede görüşmek dileği ile…